16 Ekim 2008 Perşembe

Yaşamışlık sayılanın da sonu ölüm...

“Ne korkuyorsun uyanıp geceleri,
Ölüm, yaşayacağını yok edebilir
Yaşadığını değil...”


Evet, tabir-i caizdir ki Bir Yıldız Daha Kaydı... 94 yaşındaki Fazıl Hüsnü Dağlarca, 75 yıllık edebiyat hayatına vedaetti. Türkçe'nin ve epik şiirin en usta Türk şairlerinden biri olan Dağlarca, hep konu edindiği, aslında bile bile ama isteeye istemebeklediği ölüme açtı kapısını. Nihayetinde şiirlerindeki gibi bi ölümle gitti.

"Karar vermişim, öleceğim,
Büyük sular arasında, korkusuz.
Nur ile, uzak yazılar ile,
Bir muska gibi boynumda kalacak,
Bu husus."

Zannımca gözü arkada kalmadı; askeri liseyi bitirip piyade subaylığı yaptı bir dönem, kahramanlık şiirlerine düşkülğü boşa değildi vesselam. Yüzbaşı rütbesiyle zorunlu 15 yılını doldurduktan sonra tamamiyle edebiyata adadı kendini. Gerçi edebiyata dair zihninde daha neler vardı bilinmez ama çoğu şeyi gerçekledi; yazdı çizdi ölene dek, Kitap Kitabevi'ni kurdu, dile ilişkin hassasiyetinden asla ödün vermedi -o kadar ki Türk Dil Kurumu üyeliğinde bulundu uzun yıllar-. Edebiyata ve şiire dair yıllar içinde nice modalar nice akımlar geçti de o sanki onlardan habersiz gibi kenarda, kendi çemberinden denedi kendi yenilerini... 140'ı aşkın kitapla adını duyurdu Fazıl Hüsnü Dağlarca, üstelik sadece bizde değil, dünyada da kendini belli ederek Almanca'dan Rusça'ya nice dillere çerildi kitapları. 1968 tarihinde ABD’de düzenlenmiş olan Uluslar arası Şiir Forumu’nda her ülkelerin yaşayan en büyük şairleri grubunda Türkiye’nin en büyük şairi sıfatını kazandı.

sen;

"Mustafa Kemal'in Kağnısı derdi kağnısına
Mermi taşırdı öteye, dağ taş aşardı
Çabuk giderdi, çok götürürdü
Elifcik Nam salmıştı asker içinde
...
Yürüdü düşman üstüne yüceden yüceden"

diyen milletine ve bağımsızlığına düşkün kahramanlıkların adamı, sen;

"Sen korkutursun
Küçücük kuşları
Bahçelerde sabahtan akşama dek
Ama gelince kocaman gökler geceleyin
Üstüne doğru
Senin korktuğunu duyarım"

diyen sesinle bi korkuluğun bile korkusunu düşünebilen ayrıntılı hassasiyetlerin şairi, sen;

Bana göre dağ
Yalnızdır
Uykusuzumdur
Dağa göre ben

Dağa göre ben
Uzanamam
Ulaşamaz
Dağ bana göre"

diyebilecek kadar farklı bakış açılarını zorlayan, dil oyunlarının adamı, sen;

"Hiçbir dua yerine getiremez,
Benim kainatlardan uzaklığımı.
Yıkamasınlar vücudumu, yıkamasınlar,
Çılgınca seviyorum sıcaklığımı..."

diyecek kadar yaşama bağlı, kendiyle barışık ve gerçekçi şair Fazıl Hüsnü DAĞLARCA, evet,
yaşarken hakkını veremedk layıkıyla, ve evet, belki geriye getiremeyiz senin dünyaya dokunan tenini, kapanmamaya direnen gözlerini ama; içinde yaşamı saklayan şiirlerinle taşınacaksın geleceğimize (de)... Sen toprağında rahat uyu, nurlar içinde huzurla...

Hiç yorum yok: