12 Şubat 2008 Salı

bİR rAHAT vERİN yAFU!

Sağ salim vardım kürkçü dükkânıma; ama ne yolculuktu... Zaten yorgun çıkmıştım yolculuğa, e biraz da isteksiz haliyle. Efenim neyse, bulmacalarım, kitabım ve cd çalarımla 1 numaralı koltuğumda aldım yerimi. Geldi bi teyze oturdu yanıma. Aman Allahım birkaç dakika içinde -önüm arkam sağım solum sobe şeklinde- Şavşatlı yaşlı amca ve teyzeler sardı çevremi. Genel anlamda sıkıntısız insanlardı, gayette normal başladık yolculuğumuza. Derken, arkadaki teyze gür sesiyle bitmeyen sorularına başladı -önce bana uzanarak sonra kocasıyla devam eden-. Baktım yanımdaki teyze de güç aldı başlayacak konuşmaya tatlı bi tebessümle hemen taktım kulaklığımı. Oooo çoktan uyudu teyzem. Saatler geçti ikinci molaya erdik, ben hâlâ gözü kırpılmamış. Kenarda yarı sıkışmış halde baktım tatlı bir huzurla şekerleme modundayım, arkaya yasladım hafifçe koltuğumu. Tam... 10 dakka geçmedi, tepemin ortasında bi parmak "tık tık tık" arkadaki teyze daralmış. Sıçrayarak kendime gelip diktim koltuu ve kendimi en geniş alan olan ön sehpaya bıraktım. Kafam oraya erdi dalacağım derken, saatlerdir aynı pozisyonu koruyan teyzem uyanıp kendini öne vermeye karar verdi. Haydi ben ikinci sıçramayı yaşadım. Diğer dalışımda ise teyze bütün iyi niyetiyle molanın birinde "Kızım sen burda innmeyecen miydi?" diyerek dürtmez mi. Tuvaletlerde eşlik edişimin karşılığı olarak bir atak yapmak istemiş olmalı ama... olmaz ki. Yolculuklarda zaten pek uyuyamadığım da göz önüne alınacak olursa daha iyi anlaşılacaktır, basit gibi görünen ıstırabım..)) Ha öyleydi, ha böyleydi derken VARIŞA 6 saat kala bir dalmışım, ama ne dalış. Sızmış olmalıyım ki uyandığımda vücudumun her bir karesi uyuşmuştu.

OLsun efenim evimdeyim ya..))) İşte bele.

1 yorum:

baranbra dedi ki...

fıkrama gülmene sevindim. hayat hep güldürücü anıları aklımızda bıraksın :))
unut otobüs yolculuğunu ( belki de tek amaç yolculuğu anlatmak değil ama...