1 Ocak 2009 Perşembe

yepyeni bi yıl NİCE MUTLU YILLARA..)


"yeni yıl yeni yıl yeni yıl herkese kutlu olsun / yeni yıl yen yıl yenş yıl herkesçe mutlu olsun"

GIPGIIRINDAN yeni bi yıldayız.. ) evvet eski bir yılı geride bırakıp yepyeni bi sayfa açar gibi girdik yeni bi yıla. Burada heyecan verici olan gün değil aslında eski ile yeni bu iki gün arasındaki geçiş anı... çocukluğumdan beri önemsediğim bir andır o birkaç saniye..) ve ne mutlu ki hiçbir yılbaşı gecesi ve geçiş anı yalnız olmadım şimdiye kadar..)) her şey, en güzel anlar bile dostlarla güzel, hayatımıza aldığımız gerçekten anlamlı kişilerle, sevdiklerimizle... Dostların, arkadaşlıkların, sevgilerin eksik olmadığı nice mutlu ve umutlu yıllar diliyorum içtenlikle..)

Eskiden daha bi anlamlıydı yılbaşı günleri, aman çevrede ve ev içlerinde bi heyecan, bi koşturmaca. Sanki mideler bir günlüğüne büyüyormuş gibi sevilen bütün yemekler, tatlılar alakalı alakasız bir arada yapılır; yemek ve ardından çerezler, meyveler, patlamış mısırlala döşenmiş yemek seansları, adeta bir seramoni gibi planlanmış bir katılımla yaşanırdı. Evde tavuk pişmesi önemli olurdu, muz da olurdu o gün -eskiden şimdiki kadar her şeye ulaşmak kolay ve ucuz değildi, kredi kartları da yoktu-... sanırım eskiden daha kıymetli idi işte tam da bu ve benzeri nedenlerle...

Efenim diyceksiniz ki yapmadınız mı bu yıl? yafu yapılmaz olur mu, yatık tabii ki, çatlayıncaya kadar. Ama bu kez daha mütevazı bi sofa hazırlayıp ev i eğlencemizi abarttık..) çatlamamak için yedik, sonra bi spor ardından. Neler yapmadık ki... heykel oyunu, ip çekmece, körebe... çocukluğumla birlikte arka bıraktığım ve oynarken özlediğmi fark ettiğim oyunlar... özlediğim oyunar mı, o zamanlardaki çocuk saflığım mı kim bilir artık. Yaş pasta kesiş ardından konfetiler içinde bi tür şova dönen gecemiz... (ilk defa konfeti patlattık, üstelik bilir işi gibi alıp elime başladım çevirmeye. bu arada ben de ilkdefa deniyorum bu işi.. haydi gücün yetmiyo şöyleydi böyleydi, ver ben yapayım sesleri arasında birden pata pata patlayıvermez mi konfetinin silindir kutusu...) itiraf etmeliyim, gece beklediğimin üstünde bi enerji sarfı ve eğlencesi idi, pek iyi geldi..) insanın anaokulda görev yapan öğretmen arkadaşlarının olması bu yüzden pek bi güzel, içinizdeki çocuğu korumanız için, ama bi de grup içinde bir iki tane enerji topu da gerek tabi, ki o da bizde mevcuttu..)))
Nası yani, yılbaşı çam ağaçsız olur mu hiç! olmaz mı olur tabi... olur olur ama o bile vardı valla benim bu yılki yılbaşımda..)

Buraya geldiğimden bu yana burada baranımsız, elifimsiz geçirdiğim ilk yılbaşı olduğunu fark ettim bu hay huy arasında... -hele ilk yılbaşımız...- öpüyorum sizi, 2009'a iki gün farkla doğan ikinci biricikleriyle birlikte.
Aileme gelince; yıllardır, kardeşim bi yerde, ben bi yerlerde, annem babam bi yerde... alıştık artık... ama asıl güzel olan şu ki onca mesafe ve bedensel ayrılığa rağmen o saatte kendi kalablıklarımız içinde iken bile gerçekten BİZ olabilmekte..)

NİCE MUTLU YILLARAAA !!!!!!


Hiç yorum yok: