17 Haziran 2008 Salı

"nandidi"ler


Evet nAnDidi! Ninni gibi "dandini dandini dastana / danalar da girmiş bostana..." dizelerini çağrıştırıyor değil mi? Belki de insana bunca sevimli gelmesi bundandır. Nandini ne diyenlere hemen açıklayayım efenim: Nana, Lazca'da nine demek, dido ise büyük anlamında kullanılıyor. Efenim, nandidi de büyük nine / büyükanne demek. Sol tarafta gördüğünüz bir NanDiDi mesela. İşte bizim gibi bir burnu, iki gözü falan var; yaratık değil yani..) Ne sevimli değil mi; mısır tarlasında şen ve şakrak az dinlenmeye oturmuş iken. Yalnız nenemin dişlere dikkat, altınlı maltınlı..) Eller ise tüm bu şen surata inat nasıl da çilekeş duruyorlar buruş buruş, tarladan tırpandan yarı çamura bulanmış...

Nandidi ismini ilk duyduğumda bunu da bi başka topluluk sanmıştım. Valla bu şekilde ifade edilince pek bi tatlı geliyo kulağa, büyükanne veya nine ismi..)))

Arkadaşım Hanife'nin çektiği bir fotoğraf. "Dört Mevsim Artvin" yarışmasına katılamadı, bari buradan onore edeyim dedim. Ellerine sağlık arkadaşım.

Ben de yığınla fotoğraf biriktirmişken buraya dair, azmettim yarışmaya katılmaya ama olmadı, kalakaldım ööle el el üstünde sormayın. Bi hevesle davrandım ama fotoğraflarımın bi kısmı uygun değildi yarışmada beklenene, üstelik büyüdükçe dağıldı; geri kalanı da -neredeyse hepsi- tarih yazılı olduğu için baştan kaybetti şansını. Yok yok karar verdim, yeni - sağlam bir fotoğraf makinesi alacağım, çare yok..) Ben de hazırda bekliyomuşum zaten, hemen kııfına uydurdum br alış verişi daha..))))

Hiç yorum yok: