7 Ekim 2008 Salı

Bayramlar ve de seyranlar..)

Efenim, bayramlar eski şenliklerin bizdeki dinî karşılığı bi manada. Seyranlara gelince ise öölesine bi ikileme sanmış idim yıllarca; öyle ya sessel açıdan gayet de birbirine yakışıklı iki sözcük..) Gerçi keşfetmem pek de uzun sürmedi; çünkü ne de olsa -dededen kalma- misafiri bol bir evin çocuğu idim ve gelmekli gitmekli bir gün olan bayrama anlamca daha yakışan bi sözcük olmadığına karar verdim. Gerçi, yıllarca gidenden çok geleni karşılayan oldum ben. Anneannem -ki evimizin en büyüğü olarak- bayramda ev kapanmasın ister, elinin öpülmesini beklerdi. Ben de sevimli sevimli ona refakat ederdim. Neçe sonradır ki ben de seyran edenler kervanına katılıverdim. Bayram geçeli haftaoldu ama bilgisayarıma anca kavuşmuş iken bayrama dair bi iki şey söylim dedi.
Eski bayramlar demeye ne de çabuk başladık bööle. Oysa, büyüklerimiz -çok büyük yaş aralıklarında olanlar- söylerdi bunu yıllar önce. Şimdilerde her şeyde oluğu gibi bunda da çabucak tüketiveriyoruz her şeyi. Daha benden 10 yıl önceki jenerasyonla bile ne büyük farklar var. Bu na gelişme mi denir bilmem?
Evvel zaman içinde ..))) erkeklerin bayram namazından dönüşünde maaile -bayan ve çocuk takımı- sofrayla birlikte ve henüz yıamamış patlak gözlerle hazır bulunur, camicilerin eve dönüşü beklenirdi. Kapının çalınışı ile beklenen an, bayramlaşma öpüşmesi başlar idi. Paranın hatırına erken kalkmış çocuklar da harçlıklar için sıraya dizilirlerdi.
Bizde her bayram anneannemde toplanılır, onun, elleriyle hazırladığı yemeklere böreklere yumulunurdu. Sofranın baş tacı ise -etli- nohut yahnisi olurdu. Büyük bi huşu içinde şen şakrak uzayan sofra muhabbetinin ardından el birliği ile toplanır, misafire sofrada yakalanmamakm için hemen bulaşık faslına geçilirdi. Bu esnada biz çocukların bayramlığını giyme telaşı ve para sayımından kaynaklı sessizliği, miktarın tespitinden sonra bozulur, bakkal yağmalamaya denk bi eylemle sokaklara taşınırdı. O şeker, bu balon, bu leblebi tozu derken harçlık biterdi. Nitekim bitmesinde de fayda vardı; çünkü harcamasında tasarruflu davranmaya çalışıp bitirmeyenin malı da kuzen ortak dayanışmsı ile hiç edilirdi. Kısa bir ön turun ardından mezarlık ziyaretine başlanır, en küçüğünden yaşlısına dedenin mezarına görünmeye gidilirdi.
Derken biz büyüdük ama bu bayram sofra ve sonrası ritüeli devam edegeldi; ta ki sevgili anneannemin vefatına kadar (Biricik anneannem , nur içinde yat...) Şimdi gene toplaşıyoruz tüm koca aile; ama olmuyor işte o zamanın tadı...

Nice MUTLU VE ŞENLİKLİ KALABALIKLARDAN MÜTEŞEKKİL BAYRAMLARA..)

2 yorum:

Guclu dedi ki...

Millet Antalyalarda Bodrumlarda hotel yöneticileriyle bayramlaşmaya gidedursun, bizim gibileri anca "Ahh Eski Bayramlar" diye hayıflanıverir sadece...

yazmak_eylemi dedi ki...

bayramlar eski anlamlarını yitireli bayram = tatil oldu doğru valla. E tabi parası olanlara..))) hem meaaamuruzzz diye ne laflıyon yafu..)))