Birkaç hafta önceki soldaki bu görüntünün ardından artık yavaş yavaş bahara bırakıyor yerini, ki martılar da Çoruh'un dibinde buldukları sığ yerlere konuşlanmaya başladılar bile..) E malum Türklerin bahar bayramı idi ya bugün.
Hiç kaçar mı bu muhteşem hava; -soğuk rüzgara rağmen- hazır güneş açmış iken attık kendimizi deniz kenarına. Sahil yolu üzerinde biaç yerde durduk; ama açık alan, küfül küfül esen rüzgar izin vermedi kayaların üzerinde. Biz yılar mıyız hiç, devam; ilerleyen yol boyunca bulduk bi yer açtık çıkınlarımızı, koca bir termos da sıcacık çay.. deymeyin keyfimize..) Böylece baharın gelişini kendi imkanlarımız doğrltusunda şrulaştırmış ve özel kılmış olduk; genel için değil, bi için anlamlı kıldık anlayacağınız.
Gerçi cemre düşeli çok oldu; ama burada Martın 9'u diye bir tabir var ki, hicri takvime göre (+13) martın 22'sini atlatmadan gelmezmiş bahar..
Uzun lafın kısası; henüz bahar tam gelmedi, mart martlığını yapmaya devam ediyor -olsa da- güneşin gramını boşa harcamayın, kaçırmayın diyeceğim..)
Bekliyorum, kop gel / hoş gel bahar..)))))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder